Mimarlık çok eski çağlardan beri hayatımızda bulunan ve ona estetik katan bir olgudur. Her ne kadar içinde bulunduğumuz pandemiden dolayı birçoğumuz fiziki olarak gidip göremesek de dünyada oldukça ilginç binalar var. Bu blogda bazılarını görme fırsatı bulacaksınız. Bu meşhur binalar aynı zamanda genç sanatçılar ve mimarlar için muhteşem bir ilham kaynağı sunuyor. Kimilerinin yapı şekli, kimilerinin eşsiz dizayn konsepti ve kimilerinin de dekoratif detayları baştan aşağı büyüleyici.
Bir ülkenin en ünlü binası dinlemesini bilenler için oldukça fazla şey anlatır. İnsanların yaşayış şekillerinden tutun da binanın yapıldığı zamandaki kültürlerine ve halkların zaman içindeki estetik lezzetlerinin ve fonksiyonlarının değişimine ve bu değişimin halklar üzerindeki etkilerine kadar…
Bu yazımızda sizlere dünyadan derlediğimiz oldukça sıra dışı binaları anlatacağız ve sizleri ufak bir yolculuğa çıkaracağız.
Sagrada Familia, Barselona
Contents
Antoni Gaudi’nin 1882’de temelini attığı Sagrada Familia henüz tamamlanmamış devasa bir bazilikadır. Üzerinden 138 yıl geçmesine rağmen henüz yalnızca %70 oranında tamamlanan Sagrada Familia’nın, işin içine bazı yapı izni sorunları da girdiği için ancak 2026 yılında tamamlanması beklenmektedir.
Notre Dame, Paris
Dünyaca ünlü bir katedral olan Notre Dame Nisan 2019’da yanmasıyla birlikte tüm dünyadaki gözleri üzerine çekmiştir. Gotik mimarinin en can alıcı örneklerinden olan Notre Dame’ın yapımına 1160 yılında başlanmıştır. Son yangından oldukça büyük yara alan bu muhteşem yapı için yeni bir restorasyon çalışması başlatılmıştır.
Haydar Aliyev Kültür Merkezi, Bakü
Azerbaycan Devleti’nin düzenlediği mimari yarışmayı kazanan ünlü mimar Zaha Hadid tarafından tasarlanmış 101.000 metrekarelik devasa bir yapıdır. Keskin hatları ve fütüristik tarzıyla dikkat çeken yapının içerisinde konferans salonu, müze, sanat galerileri, kütüphane ve konser salonu bulunur.
Harpa Konser Salonu, Reykjavik
İzlanda’nın başkenti Reykjavik’de yer alan Harpa konser salonu tamamen geometrik cam panellerden inşa edilmiştir. Bu cam paneller ışığı kırmakta ve konser esnasında insanlara müthiş bir görsel şölen sunmaktadır. Denizin kenarındaki bu eşsiz bina, denizden göğe, iki mavilik arasında uzanan camdan bir heykel gibi görünmektedir.
Yasak Şehir, Pekin
Çin’in başkenti Pekin’de yer alan Yasak Şehir, bir dizi yapının birleşimi sonucu ortaya çıkmıştır. Tahmini 1406 ile 1420 yılları arasında inşa edilen şehir, Ming Hanedanlığından Qing Hanedanlığı’nın sonuna 500 yıl Çin’in politik merkezi olmuştur. 1987’den beri UNESCO dünya mirası listesinde yer alan yapı, yıllık 16 milyon ziyaretçi ağırlamaktadır.
Dans Eden Ev, Prag
Dışarıdan bakıldığında sanki dans ediyormuş gibi görünen eşsiz bir yapıdır. Yeni barok mimariyle inşa edilmiş olan bu bina turistler arasında o kadar popüler olmuş ki 2000 Çek Korunası banknotu üzerinde resmi var.
Cenne Büyük Camii, Mali
Afrika’nın en ünlü yapılarından biri olan Cenne Camii 1200’lü yıllardan beri varlığını sürdürmekte. 1907’de yeniden inşa edilen ve Fransız mimarisinden esinlenilen Cenne Camii’nin yapımında güneşte kurutulmuş kil kalıplar ve kum kullanılmıştır. Bu yapı Mali için o kadar önemlidir ki, ülkenin armasında yer almıştır.
Lotus Tapınağı, Yeni Delhi
Bahai dininin tapınağı olan Lotus Tapınağı, 27 tane yapının bir araya gelip ortaya bir nilüfer çiçeği çıkarmasıyla adını almıştır. Ortasındaki bina yaklaşık 40 metre yüksekliğindedir 9 kapısı vardır ve 2500 kişiyi ağırlayabilir. 1986’da tamamlandığından beri 100 milyon ziyaretçi alan tapınak bu yönüyle dünyanın en çok ziyaret edilen yapıları arasında yer almaktadır.
Mescid-i Aksa, Kudüs
İslam mimarisinin başyapıtlarından biri olan Mescid-i Aksa 7. Yüzyılda inşa edilmiştir. Sekizgen şeklinde inşa edilen yapıya Kanuni Sultan Süleyman döneminde birtakım mermer ve mozaikler eklenmiştir.
La Pedrera, Barselona
Antoni Gaudi tarafından art nouveau mimarisiyle inşa edilen bu sıradışı yapı demir balkonları ve denizin dalgalarını andıran harmonik dış yüzeyiyle dikkat çekmiştir. 1984’ten beri UNESCO dünya mirası listesindedir.
Petronas Kuleleri, Kuala Lumpur
451.9 metre yüksekliğiyle ikiz kuleler olarak inşa edilen bu post modern yapı, Malezya’nın başkenti olan Kuala Lumpur’un manzarasına damgasını vurmuştur. 1998 ile 2004 yılları arasında dünyanın en uzun yapısı unvanını elinde bulundurmuştur.
Pisa Kulesi, Pisa
Avrupa’nın ve dünyanın en ünlü yapılarından biri olan Pisa Kulesi’nin en büyük özelliği eğri olmasıdır. 1173’te Bonanno Pisano tarafından tasarlanan kule zeminin sağlam olmamasından dolayı zaman içinde yamulmaya başlamıştır. Günümüzde de eğilmeye devam eden yapıya zaman zaman bakımlar yapılıyor ve yapı bu sayede ayakta duruyor.
Empire State Building, New York
New York’un ve dünyanın en ünlü yapılarından biri olan Empire State 1930’da, St. Patrick’s Günü’nde başlanmasından sadece 410 gün sonra tamamlanmıştır. Art deco mimarisiyle inşa edilen Empire State modern zamanların 7 harikası listesinde yer almakta olup New York şehrinin ikonu olarak bilinmektedir.
Kolezyum, Roma
Roma’nın kalbinde yer alan eliptik şekilli bir antik tiyatro salonu olan Kolezyum, Antik Roma döneminde yaklaşık olarak 50.000 seyirci ağırlayabilmekteydi. Gladyatör dövüşlerinin yapıldığı ana merkezlerden biri olan Kolezyum’un yapımına milattan sonra 72 yılında başlandı ve 80 yılında bitirildi. Kolezyum bugünün modern stadyumlarına ilham vermiştir. Hala Roma’nın en çok ziyaretçi ağırlayan yapılarından biridir.
Taç Mahal, Agra
Şah Cihan tarafından sevdiği kadına adanmış bir anıt olarak inşa edilen Taç Mahal, Hindistan’da Müslüman sanatının en güzel örneklerinden biri olup aynı zamanda aşkın en güzel sembollerinden biri olarak dünya tarihine geçmiştir. Şah Cihan’ın eşi doğum yaparken vefat eder ve o da sonsuz aşkın ifadesi olarak bu anıtı yaptırır. 1632-1643 yılları arasında yapılmıştır. Bahçeyi bitirmek ise fazladan 5 yıl daha almıştır. Mughal mimarisiyle yapılmış bu eserde İran, Türk ve Hint tarzının mükemmel bir harmanı gözlemlenmektedir.
Ayasofya, İstanbul
Bizans mimarisinin en eşsiz örneklerinden biridir. 532 ile 537 yılları arasında inşa edilmiştir fakat yangınlar ve doğal afetler sebebiyle birçok kez yeniden yapılmıştır. Aslen katedral olarak inşa edilen yapı, Fatih Sultan Mehmet Dönemi’nde camiye çevrilmiştir.
Burj Halife, Dubai
828.9 metre uzunluğuyla dünyanın en uzun binası unvanına sahip olan Burj Halife Dubai’nin kalbinde yer almaktadır. Yapımına 2004’te başlanmıştır ve 2010’da kapılarını açmıştır. 160 katlıdır ve Skidmore, Owings and Merril LLP şirketi tarafından tasarlanmıştır.
Dünyanın en muhteşem yapılarına bu yazımızda yer vermeye çalıştık. Bir gün hepsini gidip yerinde ziyaret etmeniz dileğiyle. Sağlık ve mutlulukla kalın.